"İnce" Düşünce!!!




-Yazıcıoğlu’nun Provakatör Ruhu-



SORHAN




Ayasofya’da bayram namazı üzerine gelişen hadiseleri gördükten ve söylenen sözleri okuduktan sonra, insanın "biraz da provokasyona gelin!" diyesi geliyor.

Çetelerle işbirliği yaparken bu kadar "ince" düşünmüyorlardı!

Gülen'le işbirliği yaparken bu kadar "ince" düşünmüyorlardı!

"Sürülmüş tarla" oldukları ortaya çıktığında bu kadar "ince" fiikirler ortaya atmamışlardı!

N'idüğü belirsiz tipler "eğitimci" diye doluştuğunda Partiye bu kadar "ince" düşünmüyorlardı!

"10 küsür senedir izinsiz ABD'de nasıl oturdu bu adam" ve "biz bu adamın peşinden nasıl gideriz!" diye "ince" fikirler sarfetmiyorlardı!

Başkanlarının cenazesi kaldırılırken, "bırakın acıları var, biraz gürültü koparabilirler, müsaade edilmeli" dendiğinde niye bu kadar "ince" düşünüldüğüne dair "ince" fikirler ortaya atmadılar!

Başkanlarının ölümü üzerine "birilerinin" niye devamlı "komplo teorisi" kurdukları, niye devamlı suçu Ergenekon ve benzeri yerlere attıkları hakkında (cinayet mahalline ilk gelen ve geldiği gibi de "katil şudur, olmazsa budur, o da olmazsa muhakkak şudur diye vaveyla koparanın “en büyük şübheli” olması tabiî iken) "ince" fikirler ortaya koymadılar!

Ama mevzu Ayasofya olunca, İbda işin içine girince "ince" düşündüler!

İnceldiği yerden kopsun o hâlde!



BBP'nin kuruluş sürecinde dahli olan, o kuruluş sürecinde -onların- “ayrıldıkları” yerden nice tehditler almış, şimdi BBP içinde olanlar tarafından da -bu tehditlere binaen- "korumalar ordusu" etrafına konulmuş biri olarak diyorum ki, sizler "Vakıf"ın paralarını nereye ve nerelere harcanacağı ile makam ve mevkiye kimlerin geleceği üzerinde kafa yorarken, ölüm tehlikesi altında Muhsin Yazıcıoğlu ile beraber, BBP kitlesine -onun tabiriyle- "DAVAMIZ OLAN İBDAYI ANLATMAYA" çalışıyorduk.

BBP'nin "kuruluş davası" İbda'dır!

Bunu bütün ALÇAKLAR, ŞEREFSİZLER, “OTORİTE-SEVERLER” iyicene bellesin!

Orada “DAMGAMIZ” vardır!

Silinmez! Silemeyeceğiniz de bayram sabahı ortaya çıktı!

Şimdi çıkmışlar, “provakatör” diyorlar!



Bunu diyen, ALÇAĞIN, ŞEREFSİZİN ÖNDE GİDENİDİR!

O hâlde en önce, 28 Şubat’da, BBP yönetiminin nasıl olup da Müslüm Gündüz hakkında “bir hafta sonra bak nasıl manşet olacaklar!” diyerek , (tam da bir hafta sonra ve BBP’ye yakın bir gazetecinin evinde!) kurulan hain komplodan haberi olduklarını açıklamaları lâzımdır!

“Provokatör”müş!

Yasin Hayal denilen MANYAĞI besleyenler, yetiştirenler, “el verenler”, yol verenler kim o hâlde?

Sedat Peker konuşşun o halde Azerbaycan “işleri” için!

“Kara para” için!



“Sincan” için…



“Finans kurumu” için yapılanlar hakkında!

BBP’nin hangi genel başkan -eski- yardımcısı, şimdi nerede, kimin avukatı?

Ona buna “provakatör” diyeceğinize önce kendinize, “SÜRÜLMÜŞ TARLANIZA” bakın; hatta “yakındır” size, gidin şimdi geçmişindeki bütün pislikleri birbir ortaya konulan Hanefi Avcı ile iki laf edin de size “SÜRENLERİ” de anlatsın!

Hanefi Avcı meselesi de bu “provakatör’cüler”e çok şey anlatmalı!

Niye konuştu Avcı?

“Hakkımda tahkikat yapıldığını, kimsenin bilmediği, üzerime de ait olmayan telefonlarımın dinlendiğini anlayınca….”

Sebeb bu…



Sizin “tarla”yı “sürenler”, emin olun ki, sizin hakkınızda da nice belge-görsel malzeme toplamışlardır ve gün geldiğinde, sizin “kullanma süreniz” dolduğunda bunları teker teker -yalan/yanlış olduğuna bakmadan- ortaya çıkarıp sizleri bir sümük mendili gibi fırlatıp atacak ve üzerine de bir sürü “komplo teorisi” kurup rezil edeceklerdir!

Avcı’nın hâli de budur!

Hatta…



MUHSİN YAZICIOĞLU’NUN ÖLÜMÜ BİLE!

Değil miydi, “yerel seçimler sonrasında AKP ile birleşme” gündemdeydi; değil miydi bunu Başbakan ile konuşmuştu; Başbakan ile Gülen’in arasının da ÖLÜMÜNE AÇIK OLDUĞU belli değil mi?

O hâlde?



Paralar vererek, “ihaleler aldırarak” hayatiyetini sürdürdüğü BBP’nin, CAN DÜŞMANININ eline geçme tehlikesi üzerine, buna “çanak tutan” Yazcıoğlu’nu bir “efsane”, bir “kahraman”, bir “demokrasi şehidi” hâline sokacak TEZGAHI NİYE KURMASINLAR?

“Tarla”da o kadar “sürücü” varken bunu tezgahlamak zor mu?



Üstelik cenaze törenin provokasyona açık kılıcı, “bağırmaları çağımaları haklıdır, acıları tazedir” denmesi bu “tezgahın” kör gözler hariç gören gözlere aşikâr olması değil mi?

Unutmayın bize “provakatör” diyen utanmaz şerefsizler, sizin ilk “provakatörünüz”, “DAVAMIZ İBDA’DIR” diyen Yazıcıoğlu’dur!

Bu “PROVAKATÖR RUHU” ile hareket eden, Ayasofya’nın BAĞIMSIZLIK SEMBOLÜ olduğunu, bayram namazını Büyük Doğu Ocakları ve Furkan Dergisi sempatizanları ile orada kılarak gösteren YİĞİT ALPEREN “PROVAKATÖRLERE” selâm olsun!

Balık baştan kokarmış ve “tuz” da kokmazmış; bütün bu Gülenistleri, BBP’nin Kuruluş Ruhuna aykırı hareket edenleri o hâlde TUZ RUHU ile temizlemek de, Muhsin Yazıcıoğlu’nu gerçekten seven onun “PROVAKATÖR RUHUNA SAHİB OLAN ALPERENLERİN” ilk vazifesi olmalı!


sorhan@furkandergisi.com


...

Hiç yorum yok: