SALİH MİRZABEYOĞLU'NUN BASIN AÇIKLAMASI*


Bir insan kendi öz kabiliyetini ve iktidarını aşan bir rolü üzerine alırsa,
bu rolü iyi oynayamayacağı gibi, yapabileceği rolü de terketmiş olur...
Bunun yanında şu hikmet: Yobaz, toplumun mekanik, ağır, kör ve sakar
güçlerini tutan, onlara yardım eden, bir insanda veya dönüşümde rastladığı dinamik gücü tanımayan adamdır.

Benim kim olduğum, hangi rol ve misyon üzerinde bulunduğum, ilâhî takdir
icabı tecellinin şu ân ne kadarıyla göründüğüm ayrı dava, perişan dil ve
ifâdeleri de kendilerine ait olmak üzere DGM Savcılığı'nın hakkımdaki iddiası
şudur:

-" İBDA-C adlı silahlı terör örgütünün asıl hedefinin de, mevcut Anayasal
düzeni silah zoru ile değiştirip yerine İslâm devleti kurmaktır.

İBDA-C adlı örgütün lideri olan kod adıyla kurulacak Büyük Doğu İslâm
devletinin komutanı seçilecek olan Kumandanı kod Salih İzzet Erdiş'in örgüt
mensuplarının gerçekleştirdiği eylemlere doğrudan doğruya katıldığı tesbit
edilememiş olmakla beraber, bizzat kendisi tarafından kaleme alınan ve
İBDA-C adlı örgüte sempati ile bakanlara okutturulmak suretiyle siyasî ve
ideolojik bir bilinç verilmesinde kullanıldığı ve Büyük Doğu İslâm devletinin
nasıl kurulacağı hususunda kitaplarında, yer vererek örgüt mensuplarına yön
vermektedir. Lidersiz bir örgüt düşünülemeyeceği gibi, örgüt mensuplarının
gerçekleştirdiği eylemlerden de bir örgüt liderinin sorumlu tutulmaması
eşyanın tabiatına aykırı düşer. İBDA-C adlı örgüt mensuplarının
gerçekleştirdiği tüm eylemlerden örgüt lideri de sorumludur.

İBDA-C adlı örgütün mensuplarının Kumandan kod sanık Salih İzzet Erdiş'e
olan bağlılıkları, bağlı oldukları İBDA-C adlı örgütün ülke genelindeki organik
bütünlüğü, gerçekleştirdikleri eylemlerin çokluğu, gerçekleştirilen
eylemlerin ağırlığı, toplum içerisinde yarattığı korku ve vehamet derecesi,
eylemlerde çok sayıda bombaların kullanıldığı ve bir çok insanın
yaralanmasına ve ölümüne neden olduğu, büyük çapta maddî hasarlar
meydana getirildiği gözönüne alındığında, sanık Salih İzzet Erdiş'in mevcut
anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etmek suçunu oluşturduğu;

Sanıklar Sadettin Ustaosmanoğlu ile Mehmet Fazıl Aslantürk'ün İBDA-C adlı
örgütün sair efradı oldukları..."

DGM Savcılığı'nın "kanatsız kuş" misâlini andırır bu sığ ve sakat tasviri, bu
kısır mantık ve sakar suç isnadı, benim temsil ettiğim davanın ulviyeti önünde
"işte yobazlık budur!" kabilinden bir mahiyet belirttiği gibi, hukuk haysiyeti
açısından da bir suçtur. Yakalanışımdan, polis sorgusundan, söz konusu
iddianamenin keyfiyetine kadar herşeyi destanlık bir komedi olarak kitaplık
çapta ortaya koyacağımı kamuoyuna duyururum.

Örgüt lideri oluşum sabitmiş gibi, "Delail-i hâl", yani hâlin delil olması
kabilinden bir yaklaşımla, "lidersiz bir örgüt düşünülemediği gibi, örgüt
mensuplarının gerçekleştirdiği eylemlerden de örgüt liderinin sorumlu
tutulmaması eşyanın tabiatına aykırıdır." diyenler, evvelâ resmî kurumların
içine çöreklenmiş hırsızlık-yolsuzluk-cinayet şebekelerinin liderlerine
uzansınlar ve kendi emirleri altında bulunanların mesuliyetlerini
yüklensinler... Acaba Savcılık, İslâmla mücadele şubesindeki sorgum sırasında
kimlerin hangi medya patronlarıyla benim de bahsimin geçtiği senli benli
konuşmalar yaptığını ve kendi el yazımda geçen hangi isimlerin neden
bilgisayar yazımına geçirilmediğini öğrenmek ister mi?

Benim adım, ne halk iradesini dolandıra dolandıra kaşarlaşmış Salomon
Kemirel ne de 70 yaşında büyük sermaye teknesinin cariyeliğine soyunmuş
eski solcu Ecebit... Her zaman sözümün arkasında durdum ve "delail-i hâl"
ölçüsüyle mevcut düzeni şöyle gördüğümü alenen ilân ederim:

-" TC içinde yaşayan 3000 aile; hukuk da bunların çıkarına göre, ekonomi de,
siyaset de, ordu da, polis de... Kendi aralarındaki it dalaşı bir yana, bunlar
hukuk üstü imtiyazlı bir zümredir!"

Netice-i kelâm: Devlet, hukuk demektir ve hukukun olmadığı yerde devlet
değil, çete vardır. Bu çerçevede, emir-komuta zinciri içinde hareket eden
DGM'lerin mânâsı da bellidir... Protesto ediş sebebimiz de!

İslâmî tarih ve hâl muhasebesinin gerektirdiği bütün ölçülendirmeleri yapmış
ve toplumdaki dinamik güç ölçüsünü zamanın mânâsı olarak İslâm inkılabı
diye görmüş biri sıfatıyla, 1999'un her türlü hırsız, uğursuz, namussuz,
İslâm düşmanı yobaz tip için hesap verme yılı olacağını ilgililere duyururum.


SALİH MİRZABEYOĞLU




* Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu'nun 1999 basın açıklaması..

Hiç yorum yok: