GAZZE KATLİAMI VE HAİN KUŞATMA



Müminlerin Emiri
Eymen Ez-Zewahiri
(Allah onu korusun)


Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla



Dünyanın her köşesindeki müslüman kardeşlerime Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun diyorum.

Bugünlerde İsrail kuvvetlerinin Gazze ‘ye girişini, yüzlerce ölüm, yaralanma ile birlikte Arapların da dahil olduğu tüm dünyanın eylemsizliği ve boş demeçleri takip etti.

İlk Mesajım, doğrudan Gazze ve Filistinin geri kalan bölümlerindeki Müslüman kardeşlerime yönelik ve onlara, Allah’ın ne buyurduğunu hatırlatmak istiyorum:

“Gevşemeyin, hüzünlenmeyin. Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz üstün olan sizlersiniz. Eğer siz bir yara aldıysanız, şüphesiz o topluluk da benzeri bir yara almıştı. İşte (iyi veya kötü) günleri insanlar arasında (böyle) döndürür dururuz. Allah, sizden iman edenleri ayırt etmek, sizden şahitler edinmek için böyle yapar. Allah, zalimleri sevmez. Bir de Allah, iman edenleri arındırmak ve küfre sapanları mahvetmek için böyle yapar.” (Ali İmran 139-140-141)

Sabredin ve azminizi muhafaza edin, cihad yolunda sebat edin ve bilin ki İslam ümmeti sizinle birlikte... Şahsen ben size, Filistin’de ve müslümanların tüm topraklarında öldürülenlerin, yaralananların, dul ve yetim kalanların intikamlarını alıncaya dek rahat bir şekilde oturmayacağımızı Allah’ın izni garanti ediyorum. Bizler hala, Şeyh Usame bin Laden’in (Allah onu korusun) : “Göğü direksiz olarak yükselten Allah’a yemin ederim ki, bütün kafir orduları Muhammed (sav)’in toprağından çıkmadıkça, Bizler Filistin’de rahat bir şekilde yaşayamadıkça Amerika’da yaşayanlar ve Amerika güvende olmayacak” şeklindeki yeminine bağlılığımızı sürdürüyoruz.

Umuyoruz ki bir gün, Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın özgürleştirilmesi adına size yardım edebilir ve bu bölgelerde İslam ve cihad sancağını yükseltilmesini sağlayabiliriz.

Gazze ve Filistin’in geri kalan bölümlerindeki müslüman ve mücahid kardeşlerim; bugün karşı karşıya olduğunuz şey yalnızca işgal belası, bir bölgede veya belirli bir toprakta sınırlandırılıyor olmanız değil haçlı ve Siyonistlerin müslüman milletlere karşı giriştiği bir seferberliktir ve tüm bu yağmalar size, görevi devralmadan önce Obama’nın ve sizi öldürüp kuşatanların baş ortağı olan hain Hüsnü Mübarek’in bir hediyesidir. Bugün için Gazze’deki Müslümanları yok etmek adına İsrail hava kuvvetleri sizi bombalıyor ve askeri birlikleri sınırlarınızı kapatıyor. Benzer kirli rolü Sabra ve Şatilla katliamlarıyla İsrail’in kara taburları yerine getirmişti.

Gazze ve Filistin’in geri kalan bölümlerindeki Müslüman ve mücahid kardeşlerim; bu mücadelede sizinle beraberiz, Allah izin verirse yakında haçlı Siyonist birliğine mümkün olan her yerde darbe indirmeye ve size ulaşmamızdan bizleri alıkoyan sınırlarını imha etmeye yöneleceğiz.Bu noktada Allah’ın izniyle Amerikalıların ıraktan geri çekilecek olması size ulaşmamız açısından hayırlı bir alamet olacaktır. Allah biliyor ki şu anda sizinle birlikte olmayı, canlarımız ve kanlarımızla sizi korumayı arzu ediyoruz. Şahsım adına ise şu anda sizinle birlikte olmayı ve yaralarınızı tedavi edip acılarınızı dindirmeyi arzu ederdim ki geçmiş yıllarda mücahidlerimiz ve Afganistan’daki muhacir kardeşlerimiz vasıtasıyla bana bu onur bahşedilmişti.

İkinci Mesajım doğrudan Mısır’daki müslümanlara ve onlara diyorum ki: Kuşatmayı kaldırmak sizin göreviniz. Gazze kuşatması kalkana ve hain Hüsnü Mübarek boyun eğmek zorunda kalana kadar durup dinlenmeden protesto kampanyaları, grevler ve gösteriler düzenleyerek bu sorumluluğu üzerinize almalısınız.

Öğrenciler okula gitme , işçi ve memurlar işlerine gitme yerine Gazze’deki kardeşlerimizi hain suçlu Hüsnü Mübarek’in pençelerinden kurtarmak adına grev kampanyaları organize etmekten aciz mi?

Ve Mısır ordusundaki kızgın birine diyorum ki: Siz, Süleyman Khater (Allah ona rahmet etsin) gibi hayırlı bir örneğe sahipsiniz. Hain suçlu Hüsnü Mübarek, Gazze’deki kardeşlerinizi kuşatıp önlerindeki tüm çıkış yolarını kapatmak suretiyle İsrail hava kuvvetlerinin onlara karşı suç işleyebilmesine yardımcı olmak adına ve dininize ihanet aracı olarak sizleri kullanıyor. Ne zamana kadar şeytanın askerleri olarak kalacaksınız ve ne zaman Allah’ın ve Resulü’nün askerleri haline geleceksiniz?

Yüce Allah buyuruyor ki: “Ey iman edenler! Allah’ın yardımcıları olun. Nasıl ki Meryem oğlu İsa da havarilere, “Allah’a giden yolda benim yardımcılarım kimdir?” demişti. Havariler de, “Biz Allah’ın yardımcılarıyız” demişlerdi. Bunun üzerine İsrailoğullarından bir kesim inanmış, bir kesim de inkâr etmişti. Nihayet biz inananları, düşmanlarına karşı destekledik. Böylece üstün geldiler.” (Saff 14)

Sina’nın izzetli aşiretlerine diyorum ki: Bugün sizin gününüz; İslam ve akrabalık bağları çerçevesinde kardeşlerinize, somun ekmekten tank savar mayına kadar ihtiyaç duydukları tüm erzakları ve ekipmanları tedarik edin. Şerefinize, onurunuza ve mukaddesatlarınıza saldıran rejim, şu anda Gazze’deki (İslam ve akrabalık bakımından) kardeşlerinizi kuşatan ve Siyonistlerle gizli anlaşmalar yapan hain Mısır rejimi ile aynı rejimdir. Gazze’deki kardeşleriniz konusunda Allah’tan korkun ve hain rejimin onların üzerindeki kuşatmasını kırın. Bilin ki Allah, onlara yardım etmek adına ne yaptığınızı sizden soracaktır bu nedenle salih amel şeklinde bir cevap hazırlayın.

Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur: “Eziyet etmediği, küçük düşürmediği, hor görmediği ve düşmanlarına teslim etmediği sürece müslüman, müslümanın kardeşidir. Her kim kardeşine yardım ederse Allah’ta ona yardım eder, her kim bir kardeşinden bir belayı giderirse Allah’ta mahşer gününde ondan bir musibeti giderir ve her kim kardeşinin günahlarını gizlerse Allah’ta mahşer günü onun günahlarını örter.”

Ve O, (sav) der ki: “Diğer müslümanları gizlice dinlemeyin, hatalarını araştırmayın, onlara karşı çekememezlik etmeyin, hasetçi olmayın, onlardan nefret etmeyin ve uzak durmayın. Ey Allah’ın kulları kardeş olun. Müslüman , müslümanın kardeşidir ki o, kardeşine eziyet etmez, küçük düşürmez ve onu hor görmez. Takva burdadır. (bu esnada üç kez göğsünü işaret etti). Tüm Müslümanların namusu,şerefi ve kanı diğer Müslümanlar için aziz kılınmıştır. Müslüman kardeşini küçümseyene bunun günahı yeter.”

Üçüncü Mesajım doğrudan dünyanın her köşesindeki müslümanlara ve onlara diyorum ki: Amerikan yalan makinesi tarafından tüm dünyaya kurtarıcı olarak sunulan ve amerikan politikasının değişime gireceğini iddia eden Obama, kardeşlerinizi ve bacılarınızı merhametsizce Gazze’de katlediyor.

Müslüman dünyasının bir tarafından diğer tarafına gösterilere katılmış kızgın Müslüman çalışan sınıfa diyorum ki; Allah’ın izniyle Haçlı Siyonist ittifakının sütunlarını sarsacak etkili bir eylem yaparak islam’ın (Müslümanların) öfkesini gösterelim.

Ey dünyanın her bir köşesindeki Müslümanlar, Allah’a itaat edin ve cihad sorumluluğunuzu yerine getirin. Yüce Allah: “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Resulü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız. Sadece içinizden zulmedenlere erişmekle kalmayacak olan bir azaptan sakının ve bilin ki Allah, azabı çetin olandır.” buyuruyor. (Enfal 24-25)

Ey her taraftaki Müslümanlar; haçlı Siyonist ittifakına karşı mücadele edin ve dünyanın her köşesine dağılmış çıkarlarından ulaşabildiklerinizi vurun. Haçlı Siyonist ittifakına meydan okuyan sizin evlatlarınız ve kardeşleriniz olan mücahitlere yardım edin ve destek olun.

Ey, İslam’ın batısının, doğusunun, Arap Yarımadası’nın, ilim -irfan beldesi Yemen’in, hilafet beldesi Irak’ın, şeref ve haysiyet beldesi Horasan’ın ve sabır-sebat beldesi Çeçenistan’ın aslanları: Haçlı Siyonist ittifakına ve çıkarlarına karşı sert savaşın…

Ey, dünyanın her köşesindeki İslam’ın aslanları: Filistin’i satan, İsrail’i tanıyan, Gazze’yi kuşatan Hüsnü Mübarek, Peres ile Newyork’ta buluşarak dinler arası diyalog maskaralığını uygulamaya koyan Abdullah Bin Abdul-Aziz, topyekun ve fiili olarak İsrail’i tanıma hazırlığında olup Yemen’in izzetli topraklarını haçlılar için İslam toprakları üzerinde bir ikmal üssüne çeviren Ali Abdullah Salih ve hain hükümetinin devamlılığını garanti altına almak adına Amerikan askerlerinin kalıcı olması için onlara yalvaran Nuri El Mailiki gibi tüm Müslüman memleketlerin mevcut hükümetleri kendi bölgelerindeki Siyonist Amerikan çıkarlarının muhafızları konumundadırlar. Öyleyse Allahın düşmanları olan haçlı ve Siyonistlerin, dünyanın her tarafına dağılmış olan çıkarlarını elinizden geldiği kadar vurarak bu hainlerin hayallerini suya düşürün.

Yüce Allah şöyle buyurur: “Düşman topluluğunu izlemekte gevşeklik göstermeyin. Eğer siz acı duyuyorsanız, kuşkusuz onlar da sizin acı duyduğunuz gibi acı duyuyorlar. Üstelik siz Allah’tan onların ümit edemeyecekleri şeyleri umuyorsunuz. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Nisa 104)

Çağrılarımızın sonunda övülmek Alemlerin Rabbi olan Allah’a aittir.

Salat ve selam Nebi’ye, ailesine ve arkadaşlarına olsun.



08-21 Ocak tarihli Aktüel dergisindeki, Ekin karaca imzalı, Yunanistan gençleri’nin ayaklanmasıyla ilgili haber yorumdan notlar:



“YUNANİSTAN KIVILCIMI AVRUPAYI TUTUŞTURABİLİR”…





“6 Aralık 2008’ de 16 yaşındaki Alexandros Grigopoulos’un polis kurşunu ile öldürülmesinin ardından, Yunanistan’da başlayan gençlik direnişi arkasına önemli bir halk desteği de alarak gittikçe güçleniyor. Yunanistan’ın içinde bulunduğu ekonomik bunalım, yüksek eğitim seviyesine rağmen çığ gibi büyüyen işsizlik, yolsuzluklar derken bir de devlet şiddetinin her geçen gün artması başta gençlik olmak üzere Yunanistan halkını neredeyse ayaklanma aşamasına getirdi. Yapılan telefon anketlerinin sonuçlarına göre halkın yüzde 60’ı yaşanan son olaylarda eylemcileri desteklerken, yüzde 17’si bankalara, yüzde 20’si de karakollara zarar verilmesinden memnun.”

“Öyle görülüyor ki, sistemin gidişatından memnun olmayan eylemciler eylemlerini tüm hızıyla 2009 yılına da taşıyacak ve belki de kimilerinin iddia ettiği gibi, Yunanistan’ da çakan bu kıvılcım tüm Avrupa’yı yakarak mevcut küresel politikaları at üst edecek; 2009 isyanın yılı olacak.”

“Görüştüğümüz herkesin ortak bir düşüncesi var: 16 yaşındaki Alexandros Grigopoulos’un polis tarafından öldürülmesi, oluşan bu toplumsal isyan havası için sadece bir bahane…”

“Exarhia Meydanı’nda anarşist ve özgürlükçü solcuların “Hasan abisi” olan Hasan Faruk Ürem ise çatışmalar sırasında bazı bankaların, büyük tekellerin ve karakolların yakılmasının kendisini ahlaki olarak rahatsız etmediğini, buraların zaten halka yarardan çok zararının olduğunu söylüyor.”

“İşgal altındaki Politeknik Üniversitesi’ne girdiğimizde karşımızdaki tablo bir okuldan ziyade “kurtarılmış bölge”yi andırıyordu. Okula girerken güvenlik kulubesindeki gözlemci öğrenciler, öğrencilerin her türlü olayda yanlarından ayrılmayan can yoldaşları köpekler, yakılan ateşlerin izleri ile her tarafı süsleyen sloganlar, resimler ve afişler sizi karşılıyor.”

Yunanlı gençlerin Hasan abisine soruyorlar:

- Askerin ve kilisenin tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Kilise, kendi halk kitlesini kaybetmemek için eylemleri bir yere kadar haklı bulduğunu söyledi. Bunu da söylemek zorunda olduğu için söyledi; inandığı için değil. Bu ülkede en büyük yolsuzluğu yapan kurum kilise. Askere gelince, asker, Yunanistan’da yaşanan toplumsal ve siyasi olaylarla ilgili olarak Türkiye’deki gibi kalkıp basın açıklaması falan yapmaz. Askerin tutumunu, görüşünü kimse bilmez. Bu, Yunanistan halkının ayaklanarak cuntayı devirmesi ile birlikte askere verdiği dersin sonucu bence.(…)

- Bundan sonra ne olacak sizce? Yaşanan olaylar neleri değiştirdi?

- Bence sorun Yunanistan sorunu değil, dünya sorunu. Bugün refah ülkelerinde de insanlar gelecekten umutlu değil. Sosyal adalet olmadığı zaman bu olaylar her zaman yaşanacak.

- Bu hareketin herhalde dünya çapında bir etkisi oldu…

- Kesinlikle. Şu an bütün Avrupa devletleri kendi umutsuz gençliğinin ayaklanmasından korkuyor. Belki de Atina’da çakan bu kıvılcımın ateşi bütün Avrupa’yı sarar ve gelecek kuşaklara daha güzel bir dünya bırakabiliriz.”

http://www.furkandergisi.com/index.php/tr/haberler/iktibas/122-yunanistan-kivilcimi-avrupayi-tutusturabilir

İSRAİL KONSOLOSU KUŞATILIRKEN...




Gazze Saldırısının ardından başlatılan, "İsrail Konsolosunu Kuşatma Hareketi" büyük yankı uyandırdı. Binlerin doldurduğu meydanlarda bir çok tanıdık isim de meydanlarda halkla omuz omuza kuşatma hareketine katıldı...
Furkan Dergisi Genel Yayın Yönetmeni SADETTİN USTAOSMANOĞLU, kuşatma hareketinde dile getirdiği cümlelerle binlerin şuur direnişini harekete geçirdi...










İSRAİL KONSOLOSLUĞU ÖNÜNDE PROTESTO

İsrail'in Gazze'ye kara harekatı başlatması Türkiye'de geniş yankı buldu. Bir grup Galatasaray Meydanı'nda basın açıklaması ile harekatı protesto etti. Yaklaşık bin kişilik bir başka grup da İsrail'in Levent'teki başkonsolosluk binasına yürüdü.

Büyükdere Caddesi'nin iki şeridini trafiğe kapatan grup, konsolosluk binası önünde toplandı. Yürüyüş esnasında çevik kuvvet polisi, Büyükdere Caddesi ve konsolosluk önünde geniş güvenlik önlemi aldı. Grup eylemini sürdürüyor.

İsrail'in Gazze'ye yönelik hava bonbandırmanlarının ardından akşam saatlerinde kara harekatını başlatması, Türkiye'de tepkilere neden oldu. Harekatın hemen ardından Galatasaray Meydanı'nda toplanan Filistin Halkı İle Dayanışma Derneği üyeleri ve bir grup Filistin'li basın açıklaması yaparak, harekatı protesto etti.

"İsrail'e ölüm.. Diren Filistin yalnız değilsin.." sloganları atan grup adına açıklama yapan Filistinli doktor Cemal Arvahi, Türk milletinin bu konuda çok duyarlı olduğunu bildiklerini ve Gazze'deki katliama tekpi göstereceklerini umduklarını dile getirdi. Arvahi, "Bu millet, peygamber efendimizin övgüsünü almış bir millettir. Türk bayrağı da bunu simgelemektedir. Bütün Türk vatandaşlarından destek bekliyoruz." diye konuştu.

BÜYÜKDERE CADDESİ ÜZERİNDE YÜRÜYÜŞ

Aynı saatlerde Büyükdere Caddesi üzerinde toplanan yaklaşık bin kişilik grup, yolun Sarıyer istikametindeki çift şeridini trafiğe kapatarak yürüdü. İsrail'in Levent'teki başkonsolosluğu önüne hareket eden grup, "Siyonit elçilik kapatılsın.. Filistin, yalnız değildir.." sloganları attı.

Filistin bayrakları ve Filistin adına mücadele etmiş, İsrail saldırılarında hayatını kaybeden kişilerin posterlerini taşıyan grup, İsrail bayrağı yaktı. Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı protesto eylemi devam ediyor. (CİHAN)